Skip to main content

Omuz Artroskopisi

Omuz artroskopisi nedir?

Omuz artroskopisi, küçük kesiler aracılığıyla omuz eklemini doğrudan görüntülemek ve burada tespit edilen yaralanmalara müdahale etmek amacıyla kullanılan bir cerrahi prosedürdür. Bu minimal invaziv teknik, bir artroskop adı verilen küçük bir kamera ve çeşitli cerrahi aletler kullanılarak gerçekleştirilir. Artroskop, eklem içini yüksek çözünürlüklü görüntülerle incelemeyi sağlar ve böylece cerrahın eklemdeki problemleri daha iyi görmesine ve müdahale etmesine olanak tanır.

Omuz artroskopisi, birçok omuz rahatsızlığının teşhis ve tedavisinde önemli bir rol oynar. Bu rahatsızlıklar arasında rotator manşet yırtıkları, labral yırtıklar, omuz sıkışma sendromu, bağ yaralanmaları ve omuz çıkıkları ile omuz instabilitesi gibi sorunlar yer alır.

Omuz artroskopisi hangi hastalıklarda yapılır ?

Rotator Manşet Yırtıkları

Rotator manşet, omuz eklemini stabil tutmaya yardımcı olan dört temel tendon grubundan oluşur. Bu tendonlarda meydana gelen yırtıklar, genellikle aşırı kullanım, yaşlanma veya travma sonucu gelişir. Artroskopik yöntemle, bu yırtıkların kapsamı belirlenebilir ve tendonları onarmak için gerekli cerrahi müdahaleler yapılabilir.

Labral Yırtıklar

Labrum, omuz ekleminde kıkırdak dokudan oluşan bir yapı olup eklemin derinliğini artırarak stabilite sağlar. Labral yırtıklar, genellikle travma veya tekrarlayan hareketler sonucunda oluşur. Artroskopik cerrahi ile labrumdaki yırtıklar temizlenebilir veya onarılabilir, böylece omuzun stabilitesi sağlanabilir.

Omuz Sıkışma Sendromu

Omuz sıkışma sendromu, omuz eklemindeki yapılar arasında sıkışma nedeniyle oluşan ağrı ve hareket kısıtlılığı ile karakterizedir. Artroskopi, sıkışmaya neden olan dokuları, kemik çıkıntıları veya iltihaplı yapıların detaylı bir şekilde incelenmesini sağlar ve gerekirse bu yapılar cerrahi olarak düzeltilir.

Bağ Yaralanmaları

Omuz ekleminde bağ yaralanmaları, eklem stabilitesinin kaybına neden olabilir. Artroskopik cerrahi, bağların durumunu değerlendirmeye ve gerekirse bağları onarmaya yönelik çeşitli teknikler sunar.

Omuz Çıkıkları ve Instabilitesi

Omuz çıkıkları, eklem kapsülünün veya bağların yırtılması sonucu omuz ekleminin normal konumundan çıkmasıdır. Omuz instabilitesi ise omuz ekleminin normalden fazla hareket etmesi durumudur. Artroskopi, bu tür durumlarda eklem kapsülünü ve bağları onarmak için kullanılır, böylece omuzun normal hareket aralığını ve stabilitesini geri kazandırabilir.

Omuz artroskopisi nasıl yapılır?

Omuz artroskopisi prosedürü sırasında, eklemin doğrudan görüntülenebilmesi ve gerekli müdahaleleri yapılabilmesi için birkaç küçük kesik açılır. Bu kesikler genellikle 1 cm’den kısa olup, artroskopik kamera ve diğer cerrahi aletlerin eklem içine yerleştirilmesi için kullanılır. Artroskopik kamera, bir tür ince boru şeklinde olup, ışık ve yüksek çözünürlüklü bir lens içerir. Kamera, eklemin içini aydınlatır ve gerçek zamanlı olarak monitörde net bir şekilde görüntüler sağlar. Bu görüntüler, cerrahın omuz eklemindeki yapıları detaylı bir şekilde incelemesine olanak tanır.

Hasarlı dokuları veya anormal yapıları belirlendikten sonra gerekli durumlarda, eklem içindeki hasarlı dokuları onarmak, temizlemek veya çıkarmak için çeşitli ince cerrahi aletler kullanılır.

Örneğin, rotator manşet yırtıkları veya labral yırtıklar söz konusu olduğunda, cerrah bu aletleri kullanarak yırtıkları onarabilir veya tahrip olmuş dokuları temizleyebilir. Omuz sıkışma sendromu gibi durumlarda ise, sıkışmaya neden olan kemik çıkıntıları veya iltihaplı dokular cerrahi aletler ile çıkartılabilir. Ayrıca, bağ yaralanmaları veya instabilite durumlarında, bağları onarmak veya eklem kapsülünü güçlendirmek için özel teknikler uygulanabilir.

Prosedürün sonunda, kesiklerin üzerini genellikle dikiş veya özel yapışkan bandajlarla kaplanır. Artroskopik cerrahinin avantajlarından biri, minimal invaziv doğası nedeniyle daha az dikiş ve daha az yara izi gerektirmesidir. Bu, iyileşme sürecinin genellikle daha hızlı ve daha az ağrılı olmasını sağlar.

Omuz artroskopisi ağrılı bir işlem midir?

Omuz artroskopisi anestezi altında yapılır, bu nedenle işlem sırasında herhangi bir ağrı hissetmezsiniz. Ancak ameliyatı takip eden günlerde hafif rahatsızlık ve ağrı hissedebilirsiniz. Ameliyat sonrası dönemde ağrıyı kontrol atına almak için ağrı kesici ilaçlar reçete edilir.

Ameliyattan sonra kolumu ne zaman hareket ettiririm ?

Omuz artroskopisi sonrası hareketlerin ne zaman başlanacağı, yapılan cerrahinin türüne, hastanın genel sağlık durumuna ve iyileşme sürecine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genel olarak, iyileşme süreci ve hareketlerin başlama zamanı şu faktörlere bağlıdır:

1. İlk İyileşme Dönemi

Ameliyat sonrası ilk 1-2 hafta içinde, omuz eklemine yönelik hareketler genellikle sınırlıdır. Bu dönemde, bir atel veya sling kullanılması gerekebilir. Bu, eklemin dinlenmesini sağlar ve iyileşme sürecini destekler. Ağrı ve şişlik kontrol altına alınırken, genellikle sadece hafif hareketler ve parmak egzersizlerine izin verilir.

2. Fiziksel Terapi ve Egzersizler

Genellikle ameliyattan sonraki 2-4 hafta içinde, fiziksel terapiye başlanabilir. Bu dönemde omuz ekleminin hareket aralığını ve gücünü geri kazandırmak amacıyla çeşitli egzersizler önerilir Bu egzersizler, genellikle eklemi nazikçe hareket ettirerek kasların ve tendonların yeniden uyum sağlamasını sağlar. Egzersizler, omuz kaslarının güçlenmesine ve eklem hareketliliğinin artmasına yardımcı olur.

3. Hareket Aralığını Genişletme

Ameliyattan genellikle 4-6 hafta sonra, eklem hareket aralığını genişletmeye yönelik egzersizlere başlanabilir. Bu dönemde egzersizler ,hastanın kinik duruuna göre daha aktif egzersizler yapılabilir. Hastanın iyileşme hızına ve ek

4. İyileşme ve Tam Fonksiyon

Ameliyat sonrası 3 ay içinde, birçok hasta omuz ekleminde büyük ölçüde iyileşme ve fonksiyon kazancı sağlar. Ancak, tam iyileşme ve tüm hareket fonksiyonlarının geri kazanılması genellikle3-6 ay sürebilir. Bu süreçte, hastaların düzenli olarak fizik tedavi ve egzersiz yapmaları, omuz kaslarını güçlendirmeye ve eklem hareketliliğini artırmaya devam etmeleri önemlidir.

OMUZ ARTROSKOPİSİ

OMUZ ATROSKOPİSİ

(Kamera ile Omuz operasyonu)

Eklem içinde enfeksiyon gelişmesi, cerrahi işlem sırasında kıkırdakların zarar görmesi gibi düşük oranda komplikasyonlara sahiptirOmuz artroskopisi en sık tekrarlayan omuz çıkıkları ve omuz çevresini saran rotator kılıf yırtıklarıdır. Tekrarlayan omuz çıkıklarında omuz kapsülündeki yırtık onarılır, rotator kılıf yırtıklarında da yırtılmış olan tendon tekrar kemiğe tutturulur. Diğer sık kullanıldığı durumlar, kıkırdak yaralanmaları, serbest kıkırdak parçalarının çıkarılmasıdır.Açılan küçük deliklerden yapılan bir cerrahi işlem olmasından dolayı hastanın ameliyat sonrasında iyileşme süresi açık yöntemlere göre daha kısadır. Eklem kesilip açılmadığından enfeksiyon gelişme riski daha düşüktür. Hastanın ameliyat sonrası hissettiği ağrı daha az olur. Özellikle sporcularda spora dönüşü hızlandıran bir yöntemdir.
Omuz artroskopisi, omuz eklemine, omuz çevresinde açılan küçük deliklerden artroskop denilen ince, uzun ve ışıklı kameralar ile girilerek omuz eklem sorunlarının görüntülemesi ve cerrahi onarımı ameliyatıdır.(Kamera ile Omuz operasyonu)

TEKRARLAYAN OMUZ ÇIKIKLARI

TEKRARLAYAN OMUZ ÇIKIKLARINDA KAPALI YÖNTEM

Omuz çıkığı özellikle kol üzerine düşme, aşırı dışarı çevirme hareketi sonrası bazı kişilerde görülmektedir. Bu  genellikle genç hastalarda oluşur ve çok ağrılı pozisyon acil polikliniklerde omuzun yerine oturtulmasıyla çözülür. Ama oluşan  kılıf yırtıklarının  iyileşmesi için en az 3-4 hafta hareketsiz bırakmak gereklidir. Çoğu zaman kendilerini iyi hisseden hastalar bu iyileşme dönemini erken bitirerek yaşamlarına devam eder ama çoğu zaman yeterli iyileşme olmadığı için ilerleyen  zamanlarda tekrarlayan omuz çıkıkları meydana gelebilir. Her tekrarlayan omuz çıkığında yırtık ilerler ve omuz başının oturduğu yuvaya takıldığı bölgede çökme ve buna bağlı omuz başında şekil bozukluğu oluşur. Tekrarlayan omuz çıkıklarının yıllar içinde artan ve daha kolay çıkan hale gelmesinde bu yırtığın ilerlemesinin etkisi vardır.

Son yıllarda teknolojik gelişmelerle birlikte ince çubuk şeklinde kamera sistemleri  geliştirilmiş ve bu sayede eklem içindeki yapıların daha rahat görülebilir hale gelmesi sağlanmıştır. Eklem üzerinden açılan 3-4 adet küçük delikten sokulan kamera ve yardımcı aletler ile yırtıklar tamir edilebilmektedir. Tedavi hastaya daha az zarar vererek etraf dokulara hiç yara açılmadan yapılabilmektedir. Omuz yuvasına yerleştirilen küçük vidalar üzerinde olan iplerle omuz kılıfında olan yırtıklar omuz yuvasına  tespit edilmektedir. Hasta çok daha az ağrı hissetmekte ; açık cerrahiye göre daha rahat eklem hareketleri açılmakta ve daha çabuk günlük hayatına geri dönmesi sağlanmaktadır. Omuzda belirgin bir yara izi görülmemekte bu da görünümün bozulmamasını sağlamaktadır. Ameliyattan sonra 3 haftalık hareketsiz kalma süreci sonrası hasta kısa süreli fizik tedavi almakta ve daha sonrasında 6 ay süre ile aşırı gergin omuz hareketlerinden kaçılması istenmektedir. Kapalı kamera yöntemiyle yırtık tamiri  hastaya en az zarar vererek en etkili şekilde yapılan tedavi yöntemidir.

Eğer uzun dönem tekrarlayan omuz çıkıklarına izin verilirse omuz başında şekil bozuklukları oluşur. Bu durumun oluşması tedaviyi açık yönteme çevirmeyi gerektiri. Bu yüzden yırtıkların kapalı cerrahi ile çözülemez hale getirilmesi sonuçları kötüleşmesine yol açmaktadır. Mümkün olduğu kadar  erken cerrahi müdahale gereklidir.

OMUZ KAS YIRTIKLARI

Omuz eklemi çok geniş hareket açıklığına sahip ve özellikle başüstü hareketleri yapmamıza izin veren bir yapıya sahiptir. Omuz ekleminde yuvarlak bir baş karşısında düz bir yuva etrafında dönerek bu hareketlerin yapılması mümkün olmaktadır. Bu yuvarlak başın üzerinde aşırı hareketleri engelleyen bir kemik çıkıntısı (akromion) mevcuttur. Bu iki kemik arasında özellikle omuzun içe ve dışa çevrilmesini sağlayan kas yapılarımız ( rototor kaslar ) bulunur. Bu iki kemik arasında özellikle yukardaki kemik uç kısımının aşağıya kemik çıkıntısı oluştuğu durumlarda kas üzerine bası oluşup bu kasların tendinöz kısımlarında hasarlanma ve yırtık oluşması mümkün olmaktadır. Bu durumda omuz hareketlerinde kısıtlanma ve özellikle baş üstü aktivitelerde ağrı artışı daha ileriki durumlarda donuk omuz oluşumu görülmektedir. Hastaların ağrısının devamı halinde radyolojik incelemelerin yapılması ve sonrasında MRI tetkiki yapılması  ve gereğinde kasların kemiğe bağlanma yerine kapalı ameliyatla tekrar bağlanması ve üzerinde bası yapan kemik çıkıntının temizlenmesi yöntemi ile tedavi sağlanabilmektedir. Kas yırtığının uzun süre tedavisiz bırakılması daha ilerde oluşabilecek kas erimeleri ve deformasyonları oluşumunu sağlar geç dönemde yırtık bağların tamir edilmesi bile işe yaramayabilir. Bu yüzden omuz bölgesi kas yırtıkları saptandığı zaman tedavi edilmesi ve yırtığın tamiri gereklidir. Bu müdahalelerin kapalı ( artroskopik) olarak yapılması bu cerrahi müdahale sırasında hasarlanma yapılmadan yırtığa ulaşılmasını sağlamakta ve ek hasar verilmeden tamirin yapılmasını sağlamaktadır. Ameliyat sonrası ağrı,  eklem hareket kısıtlılığı kapalı yöntemle açık yönteme göre daha az olmakta iyileşme süreci ve fizik tedavi süreci daha rahat geçirilmektedir.