Skip to main content

Hakkımızda

El Fizyoterapisi

Şubat 15, 2025

El fizyoterapisi, el, bilek ve önkol bölgelerinin işlevlerini restore etmek, ağrıyı azaltmak ve hareket kabiliyetini artırmak amacıyla uygulanan bir rehabilitasyon uzmanlığıdır. Bu alan, yaralanmalar, cerrahi müdahaleler, kronik rahatsızlıklar ve doğuştan gelen deformiteler gibi çeşitli durumlar için özel olarak geliştirilmiş terapi yöntemleri sunar. El fizyoterapistleri, hastaların günlük yaşam aktivitelerine geri dönmelerini sağlamak ve yaşam kalitelerini artırmak için bireyselleştirilmiş tedavi planları oluştururlar.

El Fizyoterapisinin Temel Amaçları

El fizyoterapisinin başlıca hedefleri arasında ağrının kontrol altına alınması, şişliklerin azaltılması, eklem hareketliliğinin korunması ve artırılması, kas gücünün yeniden kazanılması ve el becerilerinin geliştirilmesi yer alır. Bu hedeflere ulaşmak için çeşitli teknikler ve araçlar kullanılır.

Manuel Terapi: El fizyoterapistleri, manuel terapi tekniklerini kullanarak eklem mobilizasyonunu ve yumuşak doku esnekliğini artırabilirler. Bu yöntem, sertleşmiş eklemleri ve kasları gevşetmek için oldukça etkilidir.

El fizyoterapisi

Egzersiz Programları: Kişiye özel olarak hazırlanan egzersiz programları, el ve bilek kaslarının güçlendirilmesi ve esnekliğinin artırılması için tasarlanır. Bu egzersizler, hastaların evde de uygulayabileceği şekilde basit ve etkili olmalıdır.

Splint ve Ortez Kullanımı: El fizyoterapistleri, doğru splint ve ortez kullanımını öğreterek elin istirahate alınmasını veya desteklenmesini sağlar. Bu cihazlar, iyileşme sürecini hızlandırmak ve yeniden yaralanmayı önlemek için kritik öneme sahiptir.

Modaliteler: Ultrason, elektrik stimülasyonu, sıcak-soğuk tedavi gibi fiziksel ajanlar, ağrı ve şişliği azaltmak için kullanılabilir. Bu modaliteler, tedavi sürecinin desteklenmesinde önemli bir rol oynar.

El fizyoterapisi- Alet ile Germe Egzersizleri

El ve el bileği için germe egzersizleri, özellikle cerrahi sonrası kullanılan alçı ve benzeri uygulamaların yarattığı eklem sertliklerini gidermek ve eklem hareket açıklığını arttırmak amacıyla kullanılır. Yaralanan bölge ya da cerrahinin doğrudan etkilediği eklemlerin dışında diğer eklemlerimizde de uzun süren hareketsizliğe bağlı olarak eklem sertliği gelişebiliyor. Bu sertlikleri yavaş yavaş kalıcı olarak yumuşatmak için sert eklemlere germe egzersizleri uyguluyoruz. Ben özellikle açma ve kapama yönündeki hareketleri göstericem. İlk olarak avuç içini yukarı doğru çevirip yaralı olmayan elimizi kullanarak serçe parmağımı kök ekleminden bükülmeye zorluyorum. Bunu yaparken ağrı bölgesinin içine girmiyorum. Tam ağrı sınırına kadar gidiyorum ve son noktaya geldiğimde 12345 şeklinde sayıp tekrar yavaşça düz pozisyona alıyorum. Burda kısa bir süre dinlenip germeyi tekrarlıyorum.

Aynı tempoda 20 tekrar yaptıktan sonra yine aynı parmağımın orta eklemine geçiyorum. Burdan germe yaparken yine yardımcı elimle serçe parmağın kök eklemini sabitleyip üst kısımdan büküyorum. Kök eklemdeki gibi aynı tempoda yine 20 tekrar yapıyorum. Serçe parmak için son olarak uçtaki eklemi de yine yardımcı elimi kullanarak alttan sabitleyip parmağımın tırnak kısmından bastırarak kendime çekiyorum. Bu şekilde diğer parmakların da her eklemine 20şer tekrar uygulayarak devam ediyorum. Başparmağa geldiğimde 2 eklemde de sırayla 20 tekrarı tamamlıyorum. İçe doğru germeler bittiğinde bu sefer parmaklarımı sırayla yine 20şer tekrarlı olarak 5e kadar sayarak geriye çekiyorum. Parmaklarda içe ve dışa germelerin haricinde sıkça esnetme ihtiyacıyla karşılaştığım bir kısım daha var. Başparmak ve işaret parmağımın arası. Bunun için yine yardımcı elimin başparmağını ve diğer 4 parmağımı kullanarak aynı tempoda 20 tekrarlı germe yapıyorum.Eğer el bileğimde sertlik varsa yine 20 tekrarlı aşağı-yukarı ve döndürme yönünde germeleri ekleyebiliriz. Bütün bu egzersizleri yapmadan önce hangi eklemleri germekten kaçınmamız gerektiği yada hangi eklemlere odaklanmamız gerektiği konusunda fizyoterapistiniz ya da hekimimizden bilgi almak çok önemli.

Pasif eklem hareket açıklığı;  dışarıdan bir kuvvetin maharetiyle eklemlerimizde meydana gelen hareketlerdir. Bu dış kuvvet bir insan, makine ya da yerçekimi kuvveti olabilir.

El ve el bileğimizdeki bu hareketleri iki taraflı uygulayıp karşılaştırma yaparak değerlendirmek için ilk olarak hastama önkolunu ve elini rahatça desteklediği pozisyondayken el bileği ekstansiyon ve el bileği fleksiyon hareketlerini pasif olarak yaptırtıyorum. Bir elimle bileği hemen altından sabitlerken, diğeri ile el bileğini eklem hareketinin sonuna geldiğimi hissedene kadar ekstansiyona zorluyorum. 

Daha sonra tam ters hareketi fleksiyonu değerlendirmek için kullanıyorum. 

Radial ve ulnar deviasyon için yine bileğin hemen altından kavrayarak diğer elimle hastamın elini medial tarafa iterken radial deviyasyonu, dışa doğru iterken ulnar deviyasyonu değerlendiriyorum. Parmak fleksiyonlarını ve ekstansiyonları için yine değerlendirmek istediğim eklemin hemen altından bir elimle sabitleyip diğer elimle eklem hareketini pasif olarak gerçekleştiriyorum.  Sırayla, metakarpofalangiel eklem,proksimal interfalangial eklem, distal interfalangial eklemlere fleksiyon yaptırıyorum.

Ardından, yine aynı sırayla metakarpofalangiel eklem, proksimal interfalangial eklem, distal interfalangial eklemlere pasif olarak ekstansiyon yaptırıyorum.  Başparmak haricinde diğer 4 parmağımı bu şekilde değerlendirdikten sonra; başparmak için yine eklemi hemen altından sabitleyip teker teker önce fleksiyon sonrasında ekstansiyon hareketlerini yapıyorum. Son olarak başparmak abduksiyonu ve başparmak adduksiyonu için yine trapezium kemiğinden sabitleyerek sırayla eklem hareketinin sonunu hissedene kadar abduksiyon ve adduksiyon yaptırıyorum

El fizyoterapisi- elde yara dokusu mobilizasyonu

Herhangi bir cerrahi geçirdiğimizde, ya da açık yaraya sebep olan bir kaza  sonrası cildimizde yara dokusu meydana gelir. Bu yara dokusu iyileşme süreci için gerekli olsa da iyileşmeden sonra yara dokusundan kaynaklanan sertlik, şişlik, yapışıklık, renk değişikliği ve şekil bozukluğunun hem fonksiyonel kayba yol açmaması hem de kozmetik sebeplerden ötürü giderilmesi gerekir. Bu durumda  açık yaramız yeterince iyileştikten sonra doktorumuz ya da fizyoterapistimizin onayladığı andan itibaren skar doku mobilizasyonu tekniğini kullanmalıyız. Bu masaj türünü uygularken cildimizi tahriş etmemek ve nemlendirerek yumuşatmak için çeşitli masaj kremleri kullanabiliriz. İlk olarak, yaralanan tarafımızı gevşemiş şekilde pozisyonlayıp, biraz krem alarak hafif bir basınçla dokuyu ve çevresini masaja hazırlıyoruz.

Bu aşamadan sonra basıncı biraz arttırarak yara hattına paralel ve dik olacak şekilde çizgiler çiziyoruz. Bu kaydırmaları yaptıktan sonra baskıyı biraz daha arttırarak yara üzerinde dairesel hareketler yapmaya başlıyoruz. Ardından baş parmağımı ve işaret parmağımı kullanarak döndürme hareketi yapıyorum.  Daha sonra da yine 2 parmağımı kullanarak baskılı bir şekilde tekrar paralel çizgiler, ve dikine çizgiler yönünde masajımı sürdürebilirim. Uygulamaya ne kadar devam edeceğimizi tayin etmek için yara çizgimizin boyunu baz alabiliriz. 5 santimetrelik bir yara için 5 dakika, 10 santimetrelik için ise 10 dakika, yani santimetre başına 1 dakika yeterli olacaktır.

El Fizyoterapisi – Fizik tedavi sıcak soğuk uygulama

Aktif eklem hareket açıklığı, eklemlerimizde hiçbir yardım almadan doğrudan eklem hareketini sağlayan kasların mahareti ile yaptığımız hareketlerin açısal büyüklüğüdür. El ve el bileğimizdeki bu hareketleri iki taraflı uygulayıp karşılaştırma yaparak değerlendirmek için ilk olarak hastamdan dirsekleri 90 derece bükük pozisyonda iken bileğini pronasyon için önce iç tarafa; ardından supinasyon için dış tarafa doğru döndürmesini istiyorum.Daha sonra hastamı önkolunu ve elini rahatça desteklediği pozisyondayken önce el bileği fleksiyonu, ardından el bileği ekstansiyonu yaptırtıyorum. Bundan sonra radial deviasyon, (bu sırada önkolunu hareket ettirmemesine dikkat ediyorum), ardından ulnar deviasyon yaptırıyorum.

 Parmak fleksyonu için basitçe yumruk yapmasını, parmak ekstansiyonu için parmaklarını elinden geldiğince açmasını isteyebilirim. Parmak abduksiyonu için yine aynı hareketi yaptırabilirim. Daha sonra parmak addüksyonu için hastamın parmaklarını düz bir şekildeyken birbirine değdirmesini bekliyorum.Başparmağı ayrıca inceliyorum. Önce başparmak fleksyonu ardından başparmak ekstansiyonu, 

sonra başparmak abdüksyonunu takiben başparmak addüksyonu yaptırıyorum.  Son olarak başparmak ve diğer parmakların uçlarını birleştirerek opozisyonu değerlendiriyorum

El fizyoterapisi -Ilık su Uygulaması

Ilık su uygulaması, genellikle elimizdeki sertliği azaltmak ve kapanmış yara üzerindeki ölü dokuyu temizlemek için kullanılan aynı zamanda germe egzersizlerinden önce yapıldığında germenin etkisini arttıran bir yöntem. Bunun için öncelikle uygulama yapmak istediğimiz alanın tamamını içine alabilecek boyutta bir kaba ihtiyacımız var. Uygun kabı bulduğumuzda içini yaklaşık 35 40 derece arası sıcaklıkta suyla dolduruyoruz. Bu ayarlamayı yapmak için sıcak su ve soğuk suyu karıştırırken termometre kullanabiliriz. Eğer termometremiz yoksa sıcaklığı elimizde yanık, şişlik ya da kızarıklığa sebep olmayacak seviyeye kadar yükseltebiliriz. Suyumuz hazır olduğunda uygulama yapmak istediğimiz alan tamamen suyun içinde olacak şekilde yerleştiriyoruz. Bu pozisyondayken elimizdeki eklemlerin ve dokuların esnekliğini daha da arttırmak için elimizi açma kapama ve bileğimizi oynatma hareketleri yapabiliriz. Herhangi bir rahatsızlık hissi yaşamadan içerde 10 dakika geçirdiğimizde uygulamayı tamamlayabiliriz

El fizyoterapisi- Kontrast Banyo

Kontrast banyo, ağrı ve ödemi azaltmak, iltihap cevabını kontrol altına almak ve eklem hareketini arttırmak amacıyla kullandığımız bağ dokusu ve damar egzersizi diyebiliriz. Bu egzersiz için uygulama yapmak istediğimiz alanı tamamen içine alabilecek büyüklükte 2 kaba ihtiyacımız var. Kapları buz ve daha önceden ısıttığımız suyu kullanarak yaklaşık 15 derece ve 40 derece olacak şeklinde ayarlıyoruz. Su sıcaklıklarının tolere edebileceğiniz sınırlarda olmasına dikkat edin. Kendimizi yakmayalım. Hazırlığımızı tamamladıktan sonra elimizi sıcak suya daldırarak başlıyoruz. 4 dakika boyunca elimizi burada tutarken eklem hareket açıklığı ve esneme hareketleri yapabiliriz. 4 dakika tamamlandığında hiç beklemeden elimizi soğuk suya daldırıyoruz. Soğuk suda 1 dakika boyunca bekledikten sonra elimizi tekrar sıcak suya koyuyoruz. Aynı şekilde 4 dk sonra yine soğuk suya geçiyoruz. Bu şekilde yaklaşık 20 dk olana kadar devam ediyoruz. Eğer amacımız daha çok şişliği azaltmaksa, uygulamayı en son soğuk suda bitiriyoruz

El fizyoterapisi – Parmak kuvvetlendirici egzersizler

El fizyoterapisi – Parmak kuvvetlendirici egzersizler

Herhangi bir el cerrahisi sonrasında ya da cerrahi gerektirmeyen bir el yaralanmasında, bazen alçı ve benzeri sabitleyicilerin kullanımı nedeniyle bazen de elimizi istemsizce uzun süre sabit koruma pozisyonunda tuttuğumuzda elimizde eklem sertlikleriyle beraber, parmaklarımızı bükme becerimizde de zaafiyetler oluşabiliyor. Yardımcı elimi kullanıp pasif olarak parmağımı bir noktaya kadar bükebiliyorken, kendi başına yani aktif olarak bükemeyebiliyorum.

Bu durumda genel iyileşme süreci bir noktaya kadar gelip aktif hareketin yapılmasında bir sakınca olmadığı fizyoterapistiniz ya da hekiminiz tarafından ilan edildiği andan itibaren gerekli olduğunda parmak bloklama egzersizlerine başlayabiliriz.

Egzersizi yapmak için, aktif olarak çalıştırmak istediğimiz eklemin alt kısmından diğer elimizle tutarak daha alttaki eklemleri sabitleyip parmağımızı bükebildiğimiz en son noktaya kadar getiriyoruz. Bu noktada kısa bir süre bekleyip parmağımızı gevşeterek açıyoruz. Hareketi en az 10 kez tekrarladıktan sonra sıradaki ekleme geçiyoruz. Kök ekleme geçtiğimizde asıl hedefiniz bileğinizi bükmeden parmak ucunuzu bileğinize değdirmeye çalışmak olmalı. Yine en az 10 tekrarı tamamladıktan sonra aktif hareketi geliştirmek istediğimiz diğer parmaklara geçiyoruz. 

Genellikle alçı dışında kaldığından çok sık etkilenmeyen başparmak, bazı yaralanmalarda yine aktif hareketini yitirebiliyor. Bu durumlarda başparmağa geldiğimizde üstteki eklemi tamamlıyoruz. Ardından bu eklemin alt kısmından sabitleyip çalıştırırken bu sefer hedefim serçe parmağımın kök kısmına ulaşmak oluyor. Burayı da tamamlayınca sabitlediğim alanın kenarından tutarak hedefimi değiştirmeden en alttaki eklemi çalıştırıyorum.Bu egzersizleri yaparken sağlam elinizdeki hareket açısının aynısını yapamamak çok normal. Hatta belki de nerdeyse farkedemeyeceğimiz kadar büküyor bile olabiliriz. Yine de elimizden geldiği kadar büyük açıda ve mümkün oldukça son noktada kısa bir süre zorlamaya devam ederek egzersizi tamamlayın. Bu hareketler kısa sürede geçmeyen ağrılara dönüşüyorsa verdiğiniz kuvvetin dozunu ve tekrar sayısını düşürün.

Parmak ve el şişliklerinde retrograt masaj nasıl uygulanır ?

El fizyoterapisi- Retrograd Masaj

Eldeki şişlik iyileşme sürecinin doğal bir parçasıdır. Bedenimiz bizi kendi yöntemleri ile iyileştirmeye çalışırken şişlik meydana gelir. Bu durum elimizi kazayla kestiğimizde, kırık ve benzeri durumlarda sıklıkla karşımıza çıkar. Kalbimizden elimize kan getiren damarlar merkezden seyrederken kalbe geri götürenler yüzeyel seyreder. Yüzeyel seyreden bu yolları boşaltarak şişliği gidermek için retrograd masaj denen bir uygulama kullanıcaz. Masajı yaparken krem, losyon ve çeşitli yağlar kullanabiliriz. İlk olarak parmak uçlarımızdan başlıyoruz ve istikametimiz hep dirseğe doğru olacak şekilde hafif bir baskı uygulayarak masaj yapıyoruz. 

Parmaklarımın ön ve arka kısımlarını tamamladıkça aşağı doğru iniyorum. 

Elimin sırtına geldiğimde şişliğimin seviyesi izin veriyorsa özellikle kemik aralarına baskı uygulayacak şekilde devam ediyorum. Avuç içimi de bitirdikten sonra bileğimi ve şişliğin devam ettiği tüm alanı tamamlayana kadar devam ediyorum.Bu şekilde toplamda 5-10 dakika boyunca masajı  sürdüyoruz. Elimize uyguladığımız masajın ardından mümkün oldukça elimizi kalp seviyesinin üstünde tutmamız çok önemli. Bu sayede yerçekimini lehimize kullanarak şişliğin aynı şekilde geri gelmesini önleyebiliriz.

Tendon yaralanması sonrası fizik tedavi egzersizleri- tendon kaydırma egzersizleri

Tendon yaralanması sonrası fizik tedavi egzersizleri tendon kaydırma egzersizleri

Tendon kaydırma egzersizleri, cerrahi ve travma sonrası oluşmaya başlayan tendon yapışıklığının önlenmesi ve aynı zamanda karpal tünel sendromunda da sıkça şikayetleri azaltmak amacıyla kullanılan bir uygulamadır. Bu egzersiz, elde hedeflenen tendonların en fazla hareket ettiği pozisyonların sırayla tekrarlanmasıyla yapılır. Tekrarlanan hareketler aynı zamanda eldeki şişliğin boşaltılmasına da yardım eder. Peki egzersizi nasıl yapıcaz. İlk olarak bileğimiz ve parmaklarımız dümdüz olacak şekilde elimizi açık pozisyona alıyoruz. Burada beşe kadar saydıktan sonra sadece parmakları bükerek pençe pozisyonuna geçiyoruz. Yine beşe kadar sayıp tam yumruk yapıyoruz.Bir süre de burda bekledikten sonra acemi asker selamı yapıyoruz.Ve son olarak düz yumruk yapıp beşe kadar saydıktan sonra tekrar başa dönerek elimizi düz pozisyona alıyoruz ve sırayla hareketleri tekrarlıyoruz.Bu döngüyü minimum 10 tekrar olacak şekilde günde birkaç kez uygulayabiliriz.

önemli.

 Pozisyonumu aldığımda omzumun ağırlığını tamamen yerçekimine bırakarak sarkık  pozisyonda serbest olmasına izin veriyorum. Daha sonra elimden geldiğince serbest bıraktığım koluma hiç kuvvet aktarmadan vücudumu kullanarak bir salınım yakalamaya çalışıyorum. 

tendon yaralanması sonrası erken rehabilitasyon hareket kazanımlarını sağlamak için önemlidir

fleksor tendon yaralanmaları sonrası fizik tedavi

El Fizyoterapisinin Yaygın Kullanım Alanları

El fizyoterapisi, geniş bir hasta kitlesine hitap eder ve çeşitli durumlar için uygulanabilir. Yaygın kullanım alanları şunlardır:

Travmatik Yaralanmalar: Kırıklar, çıkıklar, tendon ve bağ yaralanmaları gibi travmatik olaylar sonrasında el fizyoterapisi, fonksiyonların geri kazanılmasında kritik rol oynar. Özellikle sporcularda sık görülen bu tür yaralanmalar, hızlı ve etkili bir rehabilitasyon süreci gerektirir.

Ameliyat Sonrası Rehabilitasyon: El cerrahisi sonrasında, doku iyileşmesini hızlandırmak ve fonksiyonel kayıpları en aza indirmek için el fizyoterapisi gereklidir. Cerrahi müdahalelerden sonra uygulanan erken fizyoterapi, hastaların daha hızlı ve güvenli bir şekilde iyileşmelerine yardımcı olur.

Kronik Hastalıklar: Romatoid artrit, osteoartrit ve karpal tünel sendromu gibi kronik durumlarda el fizyoterapisi, ağrı yönetimi ve hareket kabiliyetinin korunması açısından büyük önem taşır. Bu hastalıklarda, uzun süreli ve düzenli bir fizyoterapi programı gerekebilir.

Nörolojik Rahatsızlıklar: İnme, sinir yaralanmaları ve diğer nörolojik durumlarda, el fonksiyonlarının yeniden kazanılması ve el becerilerinin geliştirilmesi için el fizyoterapisi uygulamaları oldukça etkilidir.

Doğumsal Anomaliler ve Genetik Rahatsızlıklar: Bazı bireyler doğuştan gelen el deformiteleri veya genetik rahatsızlıklarla doğar. El fizyoterapisi, bu bireylerin el fonksiyonlarını en üst düzeye çıkarmak ve yaşam kalitelerini artırmak için özelleştirilmiş tedavi yöntemleri sunar.

Mesleki Rehabilitasyon: Belirli meslekler, sürekli el kullanımı gerektirir ve bu durum zamanla çeşitli rahatsızlıklara yol açabilir. El fizyoterapistleri, bu tür meslek gruplarındaki bireyler için özel rehabilitasyon programları geliştirir ve işlevselliğin korunmasını sağlar.

 El Fizyoterapisinin Önemi ve Faydaları

El fizyoterapisi, bireylerin günlük yaşam aktivitelerine bağımsız olarak devam edebilmeleri için kritik bir öneme sahiptir. Bu terapi türü, sadece fiziksel iyileşmeyi desteklemekle kalmaz, aynı zamanda hastaların psikolojik ve sosyal iyilik hallerini de artırır.

Ağrı Yönetimi: Kronik ağrı ile yaşayan hastalar için, el fizyoterapisi ağrının kontrol altına alınmasında ve yaşam kalitesinin artırılmasında önemli bir araçtır.

Fonksiyonel Bağımsızlık: El fonksiyonlarının geri kazanılması, hastaların işlerine geri dönmelerine, hobi ve diğer aktivitelerini yapabilmelerine olanak tanır.

Psikososyal Destek: El fizyoterapistleri, hastaların rehabilitasyon sürecinde karşılaştıkları zorluklarla başa çıkmalarına yardımcı olur ve motivasyonlarını artırır.

Yaşam Kalitesinin Artırılması: Fiziksel yeteneklerin geri kazanılması, hastaların özgüvenlerini ve sosyal etkileşimlerini artırır. Bu, genel yaşam kalitesinin iyileştirilmesine katkı sağlar.

Önleyici Bakım: El fizyoterapisi, potansiyel yaralanmaları önlemek ve tekrarlayan stres yaralanmalarını en aza indirmek için koruyucu stratejiler geliştirir. Bu, özellikle sürekli el kullanımı gerektiren mesleklerde çalışan bireyler için önemlidir.

Bireyselleştirilmiş Tedavi: El fizyoterapistleri, her hastanın ihtiyaçlarına ve hedeflerine uygun bireyselleştirilmiş tedavi planları oluşturur. Bu kişiselleştirilmiş yaklaşım, tedavi sürecinin etkinliğini artırır ve hastaların en iyi sonuçları elde etmesine yardımcı olur.

Sonuç olarak, el fizyoterapisi, kapsamlı ve kişiye özel yaklaşımları ile el, bilek ve önkol bölgesindeki rahatsızlıkların tedavisinde hayati bir rol oynar. Hastaların fonksiyonel kapasitelerini yeniden kazanmaları ve yaşam kalitelerini artırmaları için bu uzmanlık dalının sunduğu olanaklar, modern tıbbın önemli bir parçasıdır. El fizyoterapistlerinin sağladığı destek ve rehberlik, hastaların günlük yaşamlarına daha sağlıklı ve aktif bir şekilde devam etmelerini sağlar.

Bağ yaralanmaları

Tendon yaralanması sonrası fizik tedavi egzersizleri tendon kaydırma egzersizleri